https://www.flickr.com/photos/bengibaytekin/24132879577/sizes/c/
14.yy da ise Malaylar, Müslümanlığı kabul etmiş (Malakka Sultanlığı döneminde) böylece halkın dini, dili ve kültürü günümüzdeki haline evrilmeye başlamış. Malezya, diğer gezip gördüğüm Asya ülkelerinin aksine (Tayland, Vietnam, Laos vs.) müslümanlığı kabul etmiş Asya ülkelerinden biri. Bu ülkeyi üç farklı kültür oluşturuyor; % 55’i Malay, % 25’i Çinli, % 10’u Hint ve geriye kalan % 10’luk kesimse diğer etnik kökene sahip. Aslında milattan öncesi ve sonrasına bakıldığında Malezya‘ya ilk yerleşen Çinli ve Hintli tüccarlar olmuş; bu yüzden ülke, hem kültürel olarak hem de tarihi eserler açısından bu kültürlerden oldukça etkilenmiş.
Şimdilerde ise, ana dili Malayca ancak Arapça’da ikinci dil olarak kabul edilip okullarda öğretiliyor. İngilizce’yi iyi derecede konuşuyorlar, gezdiğim süre boyunca dil bilmelerinden dolayı en kolay anlaştığım millet oldu diyebilirim. Aynı zamanda oldukça temiz, insanları yardımsever / güler yüzlü kendimi en güvende hissettiğim, ulaşım açısından (otostop ve otobüs) en rahat hareket ettiğim ülkelerden biri oldu. Ekvator iklimi hakim olduğu için ülkede çok zengin bir biyoçeşitlilik var. Hem yağmur ormanlarını hem karadeniz iklimini hem de turkuaz suları bir arada yaşayabileceğiniz nadir ülkelerden.